Endometrial Hiperplazi (Rahim İçi Kalınlaşma)
Normal adet döngüsünün takriben ortasında ovulasyon (yumurtlama) ile yumurtalıklardan salgılanan progesteron hormonu, döngü başından beri yumurtalıklardan salgılanan östrojen hormonunun endometrium (rahim içi) üzerindeki uyarıcı etkisini sınırlar aşırı kalınlaşmasını engeller ve rahim içini gebeliğe hazırlar. Östrojenin rahim içine etkisi progesteron tarafından sınırlanmaz ise endometrium aşırı kalınlaşarak, hiperplazi gelişir. Hiperplazi daha çok yumurtlama sorunu olan ve buna bağlı seyrek adet gören kadınlarda gelişir. Polikistik over sendromu, hiperprolaktinemi (süt hormonu fazlalığı) yumurtlama sorununa yol açan durumlardır. Menopoz öncesi dönemde de ovulasyon seyrekleştiği için endometrial hiperplazi gelişebilir. Obezite östrojen hormonu fazlalığına yol açarak, bazı yumurtalık ve böbrek üstü bezi tümörleride östrojen salgılayarak hiperplaziye neden olabilirler. Endometrial hiperplazilerde belirgin olan semptom, seyrek adet görmek ve uzun süre adet görememenin ardından uzamış aşırı kanama şeklindedir. Tanı rahim içinden biopsi alınarak konulur. Endometrial hiperplaziler, atipisiz ve atipili olarak ikiye ayrılır. Atipisiz hiperplazilerde kanser gelişme riski 20 yılda %5 civarındadır tedavide ilk seçenek hormonlu spiraldir.bu tedavi ile %90 hastalık tedavi olur. Atipik hiperplazide, 20 yılda kanserleşme ihtimali%27 civarındadır, atipik hiperplazi ile aynı anda endometrium kanseri olma ihtimali %35 civarındadır, bu nedenle hasta doğurganlığını tamamlamışsa rahimin alınması ilk seçenektir, doğurganlık tamamlanmamışsa hormonlu spiraldir. Hormonlu spiral ile %70-80 hastalık geriler.
Copyright © 2023 - NadaHub